Kinezyolojik bantlama, özel olarak tasarlanmış elastik bantların vücut üzerine uygulanarak, hareket kabiliyetini artırmayı, ağrıyı azaltmayı, kas fonksiyonunu desteklemeyi ve yaralanma riskini azaltmayı amaçlayan bir tedavi yöntemidir. Bu bantlar genellikle kinezyoloji prensiplerine dayanarak vücuttaki kas, eklemler ve dolaşım sistemini desteklemek üzere yerleştirilir. İşte kinezyolojik bantlamanın temel unsurları:

1. Elastik Bantların Kullanımı:

   • Kinezyolojik bantlar, özel olarak tasarlanmış elastik malzemeden yapılır ve cilt üzerine yapıştırılır. Bu bantlar, vücut hareketlerini kısıtlamadan esneklik sağlar.

2. Fonksiyonel Destek:

   • Kinezyolojik bantlama, kasların ve eklemlerin fonksiyonel desteklenmesine yönelik bir yaklaşım sunar. Bu destek, özellikle yaralanma sonrası iyileşme sürecini hızlandırmak ve kasların doğru çalışmasını sağlamak için kullanılabilir.

3. Ağrı Yönetimi:

   • Kinezyolojik bantlar, kaslardaki gerginliği azaltarak ve dolaşımı artırarak ağrıyı yönetmeye yardımcı olabilir. Aynı zamanda kaslarda oluşan şişlik ve inflamasyonu azaltmaya yönelik etkileri de olabilir.

4. Kas Aktivasyonunu Artırma:

   • Kinezyolojik bantlar, belirli kas gruplarını aktive etmeye yönelik olarak uygulanabilir. Bu, kas gücünü artırabilir ve performansı optimize etmeye yardımcı olabilir.

5. Kan Dolaşımını Artırma:

   • Bantların cilde uygulanması, bölgesel kan dolaşımını artırabilir. Bu, dokulara daha fazla oksijen ve besin sağlayarak iyileşme sürecini destekleyebilir.

6. Ligament ve Tendon Destek:

   • Kinezyolojik bantlar, eklem stabilitesini artırmak ve ligament veya tendon hasarı sonrası destek sağlamak için kullanılabilir.

7. Postür Düzeltme:

   • Bantlar, vücut postürünü düzeltmeye yardımcı olabilir. Doğru postür, kasların dengeli bir şekilde çalışmasını sağlayarak ağrı ve yaralanma riskini azaltabilir.

8. Eğitim ve Spor Performansı:

   • Kinezyolojik bantlama, sporcuların performansını artırmak, yaralanma riskini azaltmak ve rehabilitasyon sürecini hızlandırmak amacıyla sıklıkla kullanılır.

Kinezyolojik bantlama genellikle uzman fizyoterapistler veya spor fizyoterapistleri tarafından uygulanır. Doğru teknik ve bant yerleşimi, istenen etkileri elde etmek için önemlidir. Bu nedenle, kinezyolojik bantlama uygulaması önceden bir sağlık profesyoneli ile danışılarak gerçekleştirilmelidir.

Ortopedi rehabilitasyonu, kas-iskelet sistemi ile ilgili rahatsızlıkların ve travmaların neden olduğu fiziksel kısıtlamaların, ağrıların ve fonksiyonel kayıpların yönetilmesi ve tedavi edilmesi sürecidir. Bu rehabilitasyon süreci, cerrahi müdahaleler, kırıklar, bağ yaralanmaları, eklem rahatsızlıkları ve diğer ortopedik sorunlardan kaynaklanan durumları içerir. İşte ortopedi rehabilitasyonunda sunulan hizmetlerin temel unsurları:

1. Muayene ve Değerlendirme:

   • Ortopedi rehabilitasyonu, hastanın durumunu anlamak için kapsamlı bir muayene ve değerlendirme süreci ile başlar. Bu, hastanın ağrı düzeyini, hareket aralığını ve fonksiyonel yeteneklerini belirleme amacını taşır.

2. Kişiye Özel Fizyoterapi Programları:

   • Fizyoterapistler, hastanın ihtiyaçlarına göre özel fizyoterapi programları tasarlar. Bu programlar, kas gücü, esneklik, denge ve koordinasyonu artırmaya yönelik egzersizleri içerir.

3. Manuel Terapi:

   • Manuel terapi teknikleri, eklem mobilizasyonu ve manipülasyonu gibi yöntemleri içerir. Bu teknikler, eklem hareketliliğini artırmak, ağrıyı azaltmak ve dokuların iyileşmesini desteklemek amacını taşır.

4. Ortez ve Prostez Uygulamaları:

   • Ortezler ve protezler, ortopedik rehabilitasyonun bir parçası olarak kullanılabilir. Ortezler, eklem desteği sağlamak ve doğru pozisyonu korumak için kullanılırken, protezler, uzuv kayıplarından kaynaklanan fonksiyonel kayıpları düzeltmeye yardımcı olabilir.

5. Yara Bakımı ve İyileşme Yönetimi:

   • Cerrahi müdahaleler veya kırıklar sonucu oluşan yaraların bakımı, rehabilitasyon sürecinin önemli bir parçasını oluşturur. Yara iyileşmesini hızlandırmak ve enfeksiyon riskini azaltmak amacıyla özel bakım uygulanır.

6. Postür Analizi ve Düzeltme:

   • Fizyoterapistler, hastaların postürünü analiz eder ve düzeltilmesi gereken noktaları belirler. Postür düzeltme egzersizleri ve öneriler, tedavi sürecine entegre edilebilir.

7. Ev Egzersiz Programları ve Eğitim:

   • Hastalara, evde uygulanabilecek özel egzersiz programları ve hareket stratejileri öğretilir. Bu, rehabilitasyon sürecine aktif bir şekilde katılımı teşvik eder.

8. Diyet ve Beslenme Danışmanlığı:

   • Ortopedi rehabilitasyonunda, hastaların genel sağlıklarını iyileştirmek ve iyileşme sürecini desteklemek amacıyla uygun beslenme ve diyet danışmanlığı da sunulabilir.

Ortopedi rehabilitasyonu, bireysel ihtiyaçlara ve hastanın spesifik durumuna uygun olarak kişiselleştirilen bir tedavi planını içerir. Bu süreç, hastanın yaşam kalitesini artırmayı, fonksiyonel yeteneklerini geri kazanmayı ve ağrıyı azaltmayı hedefler.

Biyoregeneratif toparlanma, vücudun kendi kendini onarma ve iyileştirme yeteneğini güçlendirmeyi amaçlayan bir konsepti ifade eder. Bu yaklaşım, genellikle hücresel düzeyde ve biyolojik süreçleri kullanarak hastalıkların tedavisi, yaralanmaların iyileşmesi ve dokuların regenerasyonunu içerir.

1. Hücresel Tedavi:

   • Biyoregeneratif toparlanmanın temelini, hasar görmüş dokuların onarılmasına yardımcı olmak için kullanılan hücresel tedavi oluşturur. Sağlıklı hücreler, hasar görmüş bölgelere eklenir ve vücut kendi kendini onarmaya yönlendirilir.
   • Hormonal Regülasyon: Hormonlar, vücuttaki çeşitli süreçleri düzenleyen önemli faktörlerdir. Biyoregenetik yenilenme sürecinde hormonal regülasyon da önemli bir rol oynayabilir.
   • Biyoregenetik yenilenme, genellikle vücudun kendiliğinden gerçekleştirdiği doğal süreçlere vurgu yapar. Ancak, bu süreçleri desteklemek veya optimize etmek amacıyla geliştirilen çeşitli tıbbi ve bilimsel yaklaşımlardır.

2. Exosome Tedavisi:

   • Exosomlar, hücreler arası iletişimde rol oynayan küçük veziküllerdir. Exosome tedavisi, bu veziküllerin kullanılması yoluyla hücresel iletişimi artırmak, iltihabı azaltmak ve hücresel regenerasyonu teşvik etmeyi amaçlar.

Biyoregeneratif toparlanma, çeşitli disiplinlerin bir araya getirildiği bir multidisipliner alan olup, hastalıkların tedavisi ve sağlıklı dokuların iyileşmesi için uygulanan bir tedavi yöntemidir.

Muayene ve Değerlendirme:

Fizyoterapistler, hastaların genel sağlık durumlarını değerlendirmek için kapsamlı bir muayene yaparlar. Bu muayene, fiziksel durumları anlamak, spesifik problemleri belirlemek ve tedavi planını oluşturmak için önemlidir.
Egzersiz Programları:

Fizyoterapistler, hastaların kas gücünü artırmak, esnekliği artırmak ve genel fiziksel dayanıklılığı geliştirmek amacıyla özel egzersiz programları tasarlarlar.
Manuel Terapi:

Fizyoterapistler, el ile uygulanan çeşitli tekniklerle kasları, eklemleri ve diğer dokuları tedavi etmek için manuel terapiyi kullanabilirler. Bu, ağrıyı azaltmaya, hareket kısıtlılığını gidermeye ve fonksiyonu artırmaya yöneliktir.
Elektroterapi ve Fiziksel Ajanlar:

Elektroterapi, ultrason ve diğer fiziksel ajanlar, ağrıyı azaltmak, iltihabı kontrol etmek ve dolaşımı artırmak amacıyla kullanılabilir.
Postür Analizi ve Düzeltme:

Fizyoterapistler, hastaların postürünü değerlendirir ve düzeltilmesi gereken noktaları belirler. Postür düzeltme egzersizleri ve öneriler, tedavi sürecine entegre edilebilir.
Hareket Analizi ve Rehabilitasyon:

Fizyoterapistler, hastaların normal hareket paternlerini değerlendirir ve gerektiğinde rehabilitasyon programları tasarlar. Bu, yaralanmaların önlenmesi ve fonksiyonun geri kazanılması amacını taşır.
Dolaşım ve Solunum Rehabilitasyonu:

Fizyoterapistler, dolaşım ve solunum sistemlerini iyileştirmek amacıyla özel egzersiz ve teknikleri kullanabilirler.
Yaşam Tarzı ve Sağlık Eğitimi:

Fizyoterapistler, hastalara sağlıklı yaşam tarzı seçenekleri, yaralanmalardan kaçınma stratejileri ve genel sağlık konularında eğitim verirler.
Tedavi Sonrası İzleme ve Destek:

Uygulanan fizyoterapinin etkinliğini değerlendirmek ve hastanın ilerlemesini takip etmek amacıyla düzenli izleme ve destek sağlanır.

Manuel terapi, ellerin doğrudan vücut üzerinde kullanıldığı bir tıbbi tedavi yaklaşımıdır. Bu terapi türü, kaslar, eklemler, bağ dokuları ve sinir sistemi gibi vücut dokularının işlevini iyileştirmeyi amaçlar. Manuel terapistler genellikle fizyoterapistler, osteopatlar, kiropraktörler (kiropraktörler) veya masaj terapistleri gibi uzmanlar tarafından uygulanır. İşte manuel terapinin bazı temel özellikleri:

İnceleme ve Değerlendirme: Manuel terapinin başlangıcında, terapist genellikle hasta hikayesini dinler, fiziksel muayene yapar ve spesifik testler kullanarak vücuttaki problemleri değerlendirir. Bu inceleme, hastanın durumunu anlamak ve tedavi planını belirlemek için önemlidir.

Elle Uygulanan Teknikler: Manuel terapinin ana özelliği, vücut üzerinde doğrudan ellerin kullanılmasıdır. Bu, genellikle belirli teknikleri içerir:

Manipülasyon (Adjustman): Eklemlerdeki hareket kısıtlılıklarını gidermek veya eklemleri uygun pozisyona getirmek amacıyla uygulanan hızlı ve kontrollü bir kuvvet.

Mobilizasyon: Daha yumuşak, düşük hızlı ve genellikle daha uzun süren eklemler üzerindeki hareket kısıtlılıklarını gidermeye yönelik teknik.

Yumuşak Doku Manipülasyonu: Kasları, bağ dokularını ve tendonları etkileyen teknikler. Bu, kas gerginliğini azaltmak, kan dolaşımını artırmak ve ağrıyı azaltmak amacıyla kullanılabilir.

Hedeflenen Bölgeler: Manuel terapi genellikle belirli bölgelerde kullanılır. Örneğin, bel ağrısı, boyun ağrısı, eklem problemleri veya kas gerginliği gibi belirli durumların tedavisinde etkilidir.

Fonksiyonel Hedefler: Manuel terapinin temel amacı, vücuttaki işlevsel problemleri gidermek ve hastanın günlük yaşam aktivitelerini iyileştirmektir. Bu, ağrıyı azaltmak, hareket aralığını artırmak veya postürü düzeltmek gibi hedefleri içerebilir.

Muayene ve Değerlendirme:

Osteopatlar, hastalarının genel sağlık durumunu ve spesifik şikayetlerini değerlendirir. Bu, vücut sistemlerinin uyumlu çalışması ve problemlerin kaynağının belirlenmesi amacıyla yapılır.
Manuel Terapi:

Osteopati, özellikle ellerle uygulanan manuel terapileri vurgular. Bu, eklemlerin, kasların, bağ dokularının ve diğer anatomik yapıların fiziksel manipülasyonunu içerir. Osteopatlar, vücudun doğal iyileşme süreçlerini desteklemek için bu yöntemleri kullanabilir.
Kranial Osteopati:

Özel bir alt dal olan kranial osteopati, kafatasının ve omurilik sıvısının ritmik hareketlerine odaklanır. Osteopatlar, kranial sistemdeki dengesizlikleri düzelten manuel teknikleri kullanabilir.
Visseral Manipülasyon:

Osteopatlar, iç organlar arasındaki ilişkileri ve organların serbest hareketini desteklemek için visseral manipülasyon tekniklerini uygular. Bu, organ sistemlerinin daha etkili bir şekilde çalışmasını hedefler.
Postür Analizi ve Düzeltme:

Osteopatlar, hastaların postürünü analiz eder ve düzeltilmesi gereken noktaları belirler. Bu, vücut mekaniğini düzeltmeye ve ağrıyı azaltmaya yönelik öneriler içerir.
Eğitim ve Yaşam Tarzı Danışmanlığı:

Osteopati klinikleri, hastalara fiziksel sağlıklarını artırmak için uygun egzersizler, postür düzeltme teknikleri ve yaşam tarzı değişiklikleri konusunda eğitim verir.
Rehabilitasyon Programları:

Osteopatlar, hastaların iyileşme sürecini hızlandırmak ve sağlıklarını sürdürmek için spesifik rehabilitasyon programları geliştirebilir.
Tedavi Sonrası İzleme ve Destek:

Uygulanan osteopatik tedavinin etkinliğini değerlendirmek ve hastanın ilerlemesini takip etmek amacıyla düzenli izleme ve destek sağlanır.
Osteopati, genellikle bireysel ihtiyaçlara ve hastanın özel durumuna göre uyarlanan holistik bir tedavi yaklaşımı sunar.

Muayene ve Nörolojik Değerlendirme:

Kliniğimiz, dolaşım ve sinir sistemi şikayetleri yaşayan hastalar için nörolojik bir değerlendirme yapar. Hasta muayenesi ve sinir fonksiyonlarının değerlendirilmesi, doğru teşhis ve tedavi planının belirlenmesine yardımcı olur.
Dolaşım ve Sinir Sistemi Rehabilitasyonu:

Uzman fizyoterapistler, dolaşım ve sinir sistemi fonksiyonlarını iyileştirmeye yönelik özel rehabilitasyon programları oluşturur. Bu programlar, kas güçlendirmesi, denge egzersizleri ve koordinasyon geliştirme gibi öğeleri içerebilir.
Elektroterapi ve Nöromüsküler Stimülasyon:

Dolaşım ve sinir sistemi şikayetlerinde, elektroterapi ve nöromüsküler stimülasyon teknikleri kullanılabilir. Bu yöntemler, sinir uyarımını artırarak kas aktivitesini teşvik edebilir ve dolaşımı iyileştirebilir.
Masaj ve Manuel Terapi:

Uzmanlar tarafından uygulanan masaj ve manuel terapi teknikleri, kas spazmlarını hafifletebilir, dolaşımı artırabilir ve sinir sistemi fonksiyonlarını destekleyebilir.
Duyu İyileştirme Egzersizleri:

Sinir sistemi şikayetleri olan hastalara, duyusal stimülasyon sağlamak ve sinir reaksiyonlarını geliştirmek amacıyla özel duyu iyileştirme egzersizleri uygulanabilir.
Dolaşım ve Sinir Sistemi Eğitimi:

Hastalara, yaşadıkları dolaşım ve sinir sistemi sorunları hakkında bilgi verilir ve tedavi sürecine aktif bir şekilde katılımı teşvik edecek eğitimler sunulur.
Tedavi Sonrası İzleme ve Destek:

Uygulanan tedavinin etkinliğini değerlendirmek ve hastanın ilerlemesini takip etmek amacıyla düzenli izleme ve destek sağlanır.
Bu hizmetler, dolaşım ve sinir sistemi şikayetleri yaşayan bireylerin spesifik ihtiyaçlarına yönelik kapsamlı bir tedavi planını içerir.

Diz ağrısının birçok farklı nedeni olabilir ve ağrı genellikle bir veya birkaç faktörün bir kombinasyonundan kaynaklanır. İşte yaygın diz ağrısı nedenleri:

1. Osteoartrit: Bu durum, diz eklemindeki kıkırdakların aşınması ve bozulması sonucu ortaya çıkan bir dejeneratif eklem hastalığıdır. Genellikle yaşla birlikte gelişir.

2. Menisküs Yaralanmaları: Diz eklemindeki menisküs adı verilen kıkırdak yastıkların yırtılması veya hasar görmesi, diz ağrısına neden olabilir.

3. Bağ Yaralanmaları: Dizdeki bağlarda (örneğin, ön çapraz bağ veya yan bağlar) meydana gelen yaralanmalar, şiddetli ağrıya yol açabilir.

4. Tendon Yaralanmaları: Diz çevresindeki tendonların (kasları kemiklere bağlayan bağlantılar) aşırı kullanımı veya yaralanması diz ağrısına sebep olabilir.

5. Kıkırdak Hasarı: Diz eklemindeki kıkırdak dokusunda hasar, aşınma veya yırtık, ağrıya neden olabilir.

6. Romatoid Artrit: Bu otoimmün hastalık, eklemlerde iltihaplanmaya neden olabilir, dizleri de etkileyebilir.

7. Osgood-Schlatter Hastalığı: Genellikle büyüme çağındaki gençlerde görülen bu durum, diz kapağının altındaki patellar tendonun bağlandığı yerde ağrı ve şişlikle karakterizedir.

8. Enfeksiyonlar: Diz çevresindeki dokularda veya eklem içindeki enfeksiyonlar diz ağrısına neden olabilir.

9. Kas Dengesizlikleri veya Zayıflık: Vücutta dengesiz kas gücü veya zayıflık, diz ağrısına katkıda bulunabilir.

10. Aşırı Kullanım veya Hareketsizlik: Dizlerin aşırı kullanımı veya uzun süreli hareketsizlik, ağrıya neden olabilir.

11. Şişmanlık: Fazla kilo, dizlere ekstra yük bindirerek ağrıya neden olabilir.

12. Genetik Faktörler: Ailesel eğilimler, bazı kişilerde diz problemlerine yatkınlığa neden olabilir.

TEDAVİ:

Osteopati, vücuttaki yapısal dengesizlikleri ve fonksiyonel sorunları değerlendiren, elle uygulanan bir tedavi yöntemidir. Osteopatlar, kemikler, kaslar, bağlar, eklemler ve sinir sistemini içeren vücut sistemlerinin bütünlüğünü önemserler. Diz ağrısı için osteopati, vücuttaki dengesizlikleri düzeltmek ve dokular arasındaki uyumu sağlamak amacıyla kullanılabilir.

Diz ağrısının osteopati ile tedavisi genellikle şu adımları içerebilir:

1. Anamnez (Hasta Geçmişi): Osteopat, hastanın genel sağlık durumu, yaşam tarzı, aktivite düzeyi ve diz ağrısı ile ilgili detaylı bir öykü alır. Bu bilgiler, tedavi planını kişiye özel hale getirmeye yardımcı olur.

2. Fizik Muayene: Osteopatlar, vücuttaki dengesizlikleri ve sorunları belirlemek için genellikle manuel bir muayene yaparlar. Bu, kemiklerin, eklemlerin, kasların ve diğer dokuların durumunu değerlendirmeyi içerir.

3. Tedavi: Osteopatlar genellikle manuel terapi teknikleri kullanarak tedavi sağlarlar. Bu teknikler arasında manipülasyon, mobilizasyon, kas gerginliği rahatlatma ve diğer manuel yöntemler bulunabilir. Osteopatlar, vücuttaki dengesizlikleri düzelterek kan dolaşımını artırabilir, dokular arasındaki gerilimi azaltabilir ve iyileşmeyi destekleyebilir.

4. Egzersiz ve Hareket Önerileri: Osteopati tedavisi genellikle hastaya özel egzersiz ve hareket önerilerini içerir. Bu, kas gücünü artırmak, esnekliği artırmak ve vücut mekaniğini düzeltmek amacıyla yapılan özel egzersizleri içerebilir.

Osteopati, özellikle belirli diz sorunlarına, postür sorunlarına veya vücuttaki dengesizliklere bağlı olan diz ağrıları için bir seçenek olabilir. Ancak, her hasta farklıdır, bu nedenle tedavi kişiye özel olarak uyarlanmalıdır. Ayrıca, ciddi sağlık durumları söz konusu olduğunda, osteopati tedavisi öncesinde bir doktora danışmak önemlidir. SAĞLIKLI GÜNLER DİLERİZ...

Ayak ve Ayak Bileği Muayenesi:

Kliniğimizde ayak ve ayak bileği şikayetleri yaşayan hastalar için kapsamlı bir muayene gerçekleştirilir. Ayak anatomisi, yürüyüş analizi ve ağrının kaynağını belirleme amacıyla detaylı bir değerlendirme yapılır.

Fonksiyonel Değerlendirme ve Yürüyüş Analizi:

Uzmanlar, hastanın yürüyüş paternini ve ayak mekaniğini değerlendirir. Fonksiyonel değerlendirme sonuçlarına dayanarak, tedavi planı oluşturulur.

Fizyoterapi ve Egzersiz Programları:

Ayak ve ayak bileği şikayetlerinde, spesifik egzersizler ve fizyoterapi yöntemleri kullanılarak kas güçlendirmesi, esneklik artırma ve ağrıyı azaltmaya yönelik bireysel programlar oluşturulur.

Manuel Terapi ve Mobilizasyon:

Ayak ve ayak bileği problemlerinde manuel terapi, eklemleri mobilize etmek ve yumuşak dokuları tedavi etmek amacıyla uygulanabilir.

Ortez ve Tabanlık Uygulamaları:

Uzman fizyoterapistler, hastanın ihtiyaçlarına göre özel olarak tasarlanmış ayak ortezleri veya tabanlıklar önerebilir. Bu, ayak mekaniğini desteklemek ve ağrıyı azaltmak amacını taşır.

Ayak Bakımı ve Egzersiz Eğitimi:

Hastalara, ayak bakımı ve günlük yaşamlarında dikkat etmeleri gereken konular konusunda eğitim verilir. Ayrıca, evde uygulanabilecek ayak egzersizleri öğretilir.

Ağrı Yönetimi ve İnflamasyon Kontrolü:

Ayak ve ayak bileği ağrılarıyla başa çıkma konusunda kliniğimiz, ağrı yönetimi stratejileri ve anti-inflamatuar tedaviler konusunda destek sunar.

Tedavi Sonrası İzleme ve Destek:

Uygulanan tedavinin etkinliğini değerlendirmek ve hastanın ilerlemesini takip etmek amacıyla düzenli izleme ve destek sağlanır.

Bu hizmetler, ayak ve ayak bileği şikayetleri yaşayan bireylerin spesifik ihtiyaçlarına yönelik kapsamlı bir tedavi planını içerir.
 

Muayene ve Değerlendirme:

Kliniğimizde bel ve kalça problemleri yaşayan hastalar için detaylı bir muayene gerçekleştirilir. Bu muayene, ağrının kökenini belirleme, hareket kısıtlamalarını değerlendirme ve spesifik tedavi planını oluşturma amacını taşır.

Fizyoterapi ve Egzersiz Programları:

Uzman fizyoterapistler tarafından hazırlanan özel egzersiz programları, bel ve kalça kaslarını güçlendirmeyi, esnekliği artırmayı ve ağrıyı azaltmayı hedefler. Kişiye özel olarak uyarlanan bu programlar, tedavi sürecini destekler.

Manuel Terapi ve Mobilizasyon:

Bel ve kalça problemlerinde manuel terapi, uzmanlar tarafından uygulanan özel tekniklerle eklem hareketliliğini artırmayı ve ağrıyı hafifletmeyi amaçlar. Bu, eklem fonksiyonlarını geri kazandırmak için kullanılır.

Postür Analizi ve Düzeltme:

Kliniğimiz, hastaların postürünü analiz eder ve düzeltilmesi gereken noktaları belirler. Postür düzeltme egzersizleri ve önerileri ile doğru duruşun sağlanması hedeflenir.

Bel ve Kalça Mobilitesini Artırma:

Uzman fizyoterapistler, bel ve kalça bölgelerindeki hareket aralığını artırmaya yönelik özel egzersiz ve mobilizasyon teknikleri uygular.

Ağrı Yönetimi ve İnflamasyon Kontrolü:

Bel ve kalça ağrılarıyla başa çıkma konusunda kliniğimiz, ağrı yönetimi stratejileri ve anti-inflamatuar tedaviler konusunda destek sunar.

Eğitim ve Ev Egzersiz Programları:

Hastalara, bel ve kalça sağlığını iyileştirmek ve korumak için evde uygulanabilecek egzersiz programları konusunda eğitim verilir.

Tedavi Sonrası İzleme ve Destek:

Uygulanan tedavinin etkinliğini değerlendirmek ve hastanın ilerlemesini takip etmek amacıyla düzenli izleme ve destek sağlanır.

Bu hizmetler, bel ve kalça problemleri yaşayan bireylerin spesifik ihtiyaçlarına yönelik kapsamlı bir tedavi planını içerir.
 

Kapsamlı Muayene ve Değerlendirme:

Kliniğimiz, omuz ve boyun problemleri için uzman fizyoterapistler tarafından kapsamlı bir muayene gerçekleştirir. Bu muayene, ağrının kaynağını belirleme, hareket kısıtlamalarını değerlendirme ve spesifik tedavi planını oluşturma amacını taşır.

Fizyoterapi ve Egzersiz Programları:

Uzman fizyoterapistler tarafından hazırlanan özel egzersiz programları, omuz ve boyun kaslarını güçlendirmeyi, esnekliği artırmayı ve ağrıyı azaltmayı hedefler. Bu programlar, hastanın bireysel ihtiyaçlarına göre uyarlanabilir.

Manuel Terapi ve Mobilizasyon:

Omuz ve boyun problemlerinde manuel terapi, uzmanlar tarafından uygulanan özel tekniklerle eklem hareketliliğini artırmayı ve ağrıyı hafifletmeyi amaçlar. Bu, eklemlerin doğru pozisyona gelmesini destekleyerek iyileşmeyi hızlandırabilir.

Postür Analizi ve Düzeltme:

Omuz ve boyun problemlerinde sıkça görülen sorunlardan biri de kötü postürdür. Kliniğimiz, hastaların postürünü analiz eder ve düzeltici egzersizlerle doğru postürü sağlamaya yönelik destek sunar.

Boyunda Kas Gerilimini Azaltma:

Uzman fizyoterapistler, boyun bölgesindeki kas gerginliğini azaltmak ve rahatlamayı desteklemek amacıyla özel masaj ve germe tekniklerini kullanabilir.

Ağrı Yönetimi:

Omuz ve boyun ağrılarıyla başa çıkma konusunda kliniğimiz, hastalara ağrı yönetimi stratejileri konusunda eğitim verir ve bu konuda etkili yöntemleri içeren tedavi planları oluşturur.

Eğitim ve Profilaksi:

Kliniğimiz, hastalara omuz ve boyun sağlığı konusunda bilgi verir ve gelecekteki sorunları önlemek için koruyucu önlemler konusunda eğitim sunar.

Tedavi Sonrası İzleme ve Destek:

Uygulanan tedavinin etkinliğini değerlendirmek ve hastanın ilerlemesini takip etmek amacıyla düzenli izleme ve destek sağlanır.

Bu hizmetler, omuz ve boyun problemleri yaşayan bireylerin spesifik ihtiyaçlarına yönelik kapsamlı bir tedavi planı sunmayı amaçlar.
 

Çene Eklemi Muayenesi:

Kliniğimiz, çene eklem problemlerinin doğru bir şekilde teşhis edilebilmesi için kapsamlı bir muayene yapmaktadır. Bu muayene, hastanın çene hareketleri, ağrı noktaları ve genel ağız yapısı gibi faktörleri değerlendirir.

Fizyoterapi Programları:

Çene eklem problemlerinde fizyoterapi, hastanın çene kaslarını güçlendirmek, esnekliği artırmak ve ağrıları azaltmak için özel egzersizler içerebilir. Bu programlar, bireysel ihtiyaçlara göre uyarlanabilir.

Manuel Terapi:

Bazı durumlarda, çene eklem problemlerinin tedavisinde manuel terapi kullanılabilir. Uzman fizyoterapistler, elle uygulanan özel tekniklerle çene ekleminin hareketliliğini artırabilir ve kas spazmlarını hafifletebilir.

Ağızlık ve Splint Uygulamaları:

Kliniğimiz, çene eklemi problemlerinde kullanılan özel ağızlıklar veya splintlerin tasarımı ve uygulamasını gerçekleştirebilir. Bu cihazlar, çene pozisyonunu düzeltmek ve ağrıyı kontrol altına almak amacıyla kullanılabilir.

Masaj Terapisi:

Çene eklemi problemlerinde masaj terapisi, kas gerginliğini azaltmak ve dolaşımı artırmak için etkili bir yöntem olabilir. Uzman terapistler tarafından uygulanan masaj, rahatlama ve iyileşmeyi destekleyebilir.

Eğitim ve Danışmanlık:

Hastalara, çene eklemi sağlığına yönelik bilgi vermek ve günlük yaşamlarında dikkat etmeleri gereken konuları anlatmak amacıyla eğitim ve danışmanlık hizmetleri sunulmaktadır. Bu, tedavinin bir parçası olarak hastanın sorumluluk almasını sağlar.

Tedavi Sonrası İzleme ve Destek:

Kliniğimiz, çene eklemi problemleri üzerine uygulanan tedavilerin etkisini değerlendirmek ve hastaların uzun vadeli sağlıklarını takip etmek için düzenli izleme ve destek sağlar.

Bu hizmetler, çene eklemi problemleri yaşayan hastalara bireysel ve kapsamlı bir tedavi planı sunmayı amaçlar. Her hasta için özelleştirilmiş bir yaklaşım benimseyerek, tedavi sürecinde etkin sonuçlar elde etmeyi hedefler.